tag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post4966676236482447071..comments2023-05-22T05:13:07.039-07:00Comments on evinkedisi: Ben bir Yola Çıktım :)evinkedisihttp://www.blogger.com/profile/05761021028213736622noreply@blogger.comBlogger16125tag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-70598057158140039882007-10-17T08:40:00.000-07:002007-10-17T08:40:00.000-07:00İlginçtir benim ilkinde de öyle bir dalgalanma yaş...İlginçtir benim ilkinde de öyle bir dalgalanma yaşanmadı. Hamile kalana kadar kimseden ( iki taraf da dahildir buna ) ne zaman falan gibi bir soru bile gelmedi. Bizde sanırım bu gidişle birinci de ikinci de çekirdek ailenin :) Bir de böyle ikinci ikinci diye konuşup mor olma ihtimali de var tabi.evinkedisihttps://www.blogger.com/profile/05761021028213736622noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-39122929873035585892007-10-16T00:11:00.000-07:002007-10-16T00:11:00.000-07:00Bilmem nedendir ama ilk çocuk KAMU malı gibi oluyo...Bilmem nedendir ama ilk çocuk KAMU malı gibi oluyor. 2. çocuk tamamen çekirdek ailenin. 1. de aile büyükleri bebek meselesi artık aşıldığı için (yapabilecekleri tüm şebeklikleri, şefkat çeşmesi olma yada bende sana aynını yapmıştım hatta şu senin kocan varya bebekken(bu arada o hala bebek) diye..)2.siyle kendi geliştirtiğin yöntemleri evrenselleştirerek şımartıyorsun. yani bizde böyle oldu.Anonymousnoreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-10219988385465759442007-10-10T13:03:00.000-07:002007-10-10T13:03:00.000-07:00Sevgili Ferhanca :)Teşekkürler, böyle destekleyici...Sevgili Ferhanca :)<BR/><BR/>Teşekkürler, böyle destekleyici yazılar gelmesine de bayılıyorum. Bizimkilerin hiçbir zaman " Torun ne zaman?" halleri olmamıştır belki o yüzden geleneksel bir çocuk sevinci de içimi kıpırdatıyor desem yalan olmaz. Bakalım, yaşayalım, görelim...Çocuklarınızı Allah bağışlasın. İnsanın aslanlar gibi büyütmesi acayip bir zevk.evinkedisihttps://www.blogger.com/profile/05761021028213736622noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-5816914305579189172007-10-10T13:01:00.000-07:002007-10-10T13:01:00.000-07:00Valla Miso ben de bilmiyorum. Hiçbir duygu sürekli...Valla Miso ben de bilmiyorum. Hiçbir duygu sürekli aynı şiddette ve yerinde donmuş gibi kalmıyor ki, bazen içten sel gibi geliyor, coşkun coşkun çağlıyor, bazen " Ya, ben ne yapıyorum, ya başımıza aynı şeyler gelirse, kendine gel kızım!" diyorum. Bazen rahatlığımı, kendi kendime kalabilme özgürlüğümü ve bu konuda geri vitese hızla takacağımı bilmekten ürküyorum. Eski anneler bizler kadar " Benim özel zamanım!" diyen kadınlar değillerdi. Bizler daha bir bireyselleşmişiz, iyi de olmuş, daha bir kendimiziz, annemin " Bu kitabı okuyamıyorum, sinir krizi geçiricem şimdi!" dediğini duymadım ben ama ben okumazsam, yazmazsam gerçek tuhaflıklar yaşıyorum. Hiçbiryere yazamazsam ferman ferman mektuplar döşüyorum millete sonra kime ne yazdığımı unutup tekrar baskılar yapıyorum ama böyle...Zorluklarını çok iyi öğrendim. Zaten daha aslında çook erken konuşmak için. Yine de kararı almak yolun yarısıdır mı demişti atalarımız? Teşekkürler yorumun ve içtenliğin için.evinkedisihttps://www.blogger.com/profile/05761021028213736622noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-22600887590279096392007-10-10T12:56:00.000-07:002007-10-10T12:56:00.000-07:00Sevgili Fatma;Tek yüzü olan bir insan olabilir mi ...Sevgili Fatma;<BR/><BR/>Tek yüzü olan bir insan olabilir mi acaba? Mutlu olan yanımız matrak bizim ama hakikaten de mutsuz yanımız hiç çekilmez. Yani, benim öyledir. Tam bir huysuz olurum. Ama kendimi biliyorum, yaşlanınca vallahi kimsenin kafasına ekşimicem, ekşimicem, ekşimicem...diye kendime telkinde bulunuyorum. Canım, Türkiye alışkanlıklarına ve bakış açılarına sıkkın, bunu bilahare yazarım belki bir gün. ÖZgürlüğümü çok severim ben. Vicdanen ve aklen hür olmayı. Kimseye borçlu hissetmemeyi, bir şey yapmak için değil, gerçekten istediğim için yapmayı...Offf sıkkınım biraz galiba :(evinkedisihttps://www.blogger.com/profile/05761021028213736622noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-7469278735379305492007-10-09T13:18:00.000-07:002007-10-09T13:18:00.000-07:00Niyetlenmişken ikinci çocuğuda yapın ,yoksa vazgeç...Niyetlenmişken ikinci çocuğuda yapın ,yoksa vazgeçersiniz.<BR/>çok güzel anlatmışsın doktor korkusunu .Benim de çok samimi bir jinekolok arkadaşım vardı şimdi İstanbulda yasşıyor malesef benim için .Çok tatlı dilli iyide doktordur beni ikinci çocuğa razı edip ,doğumuda normal yaptırdı .Çümkü, ben birinci doğumdan sonra kattiyen çocuk yapmam demiştim tek çocuk iyi demiştik ..şimdi Oğlan Amerike da kızda lise üç kız hala bzim içn bebek ama o büyüdüğünün farkında biz öyleyiz..şimdi iyi doğurmışım gülümü diyorum..haa doktor arkadaşımdan bahsediyordum derdiki''kızım köylüler daha iyi çekinmeden muyene olurlar , en ufak sorunları olduğunda dr ye gelirler bzizm gibiler zor gidiyor buna jinekolok dr lerde dahil'' derdi ondan epeyce bilgilenmiştim şimdi yazını okudukça hepsini biliyorum dedim sormayıda severim ondan herhalde..sevgiyle kal...selamlar..Ferhancahttps://www.blogger.com/profile/13132399262290854853noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-20192463601258221962007-10-09T12:26:00.000-07:002007-10-09T12:26:00.000-07:00Sevgili evin kedisiMmm, o zorlu deneyimden sonra i...Sevgili evin kedisi<BR/>Mmm, o zorlu deneyimden sonra ikinci çocuğa niyetlenmen gözlerimi yaşarttı. Evet, biliyorum, tek çocuk yalnız çocuk, yetmez, çocuğa kardeş lazım falan filan. Ama bu misonun kafa kaldırmıyor, ikinci konusu aklına geldiği anda kendini oradan oraya atıp, kuş beyninin içinde konuyu değiştiriyor. Ya da gidip başkalarının çocuğunu öpüp koklayarak biraz olsun özlem gideriyor. <BR/>Şimdiden tebrikler. <BR/><BR/>marruumisohttps://www.blogger.com/profile/03023153123722971016noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-30253102521253353052007-10-09T11:28:00.000-07:002007-10-09T11:28:00.000-07:00Bak yanıtlamadan duramıycam, evet eskiden beri bir...Bak yanıtlamadan duramıycam, evet eskiden beri bir 'ineklik' durumlarım vardır. Derslerimi iyi çalışırım(dım):)) Jinekoloğumla o kadar da yakın değildim, yemeğe çıkmak falan yani... Şöyle diyeyim, aynı politik çevreden olmanın rahatlığı vardı aramızda.<BR/><BR/>Ben de kendimi çok yüzlü diye bilirim, biliyor musun... Çok çocuksuyumdur, neşem yerinde olunca yani. Takılır dururum yanımdakilere, kıkır kıkır gülerim habire. Ama sinirliysem, kimse yaklaşmasın yanıma... Burnumdan çıkan buharlar görülür neredeyse. Çok feci sinirleniyorum, adeta gözüme, beynime perde falan iniyor, hiç birşey görmüyorum. Özellikle o malum dönem öncesi. Son zamanlarda da daha bir fena sinirlenir oldum üstelik. Ama genelde kıl birisiyim galiba, titizimdir, düzenliyimdir, çok eleştiririm herşeyi. Birtek randevular konusunda düzensizimdir, hep geç kalırım ama geç kalanlara da uyuz olurum niyeyse. Bazı yönlerimle çok modernimdir de bazı yönlerimle de çok tutucuyumdur mesela. Yeniliklere, özellikle teknolojik olanlarına acaip ayak direrim. Kuşkuyla yaklaşırım önce. Yani karmançorman bir yapım vardır:))<BR/><BR/>Evet, iyi demişsin, alışkanlıklar insanıyım tam da. Ama aynı şeyleri uzun süre tekrarlamaktan veya aynı yerde uzun süre yaşamaktan da sıkılan biriyim ayrıca:)) Aklıma, standupçı Beyazıt Öztürk'ün bir tiplemesi geldi şimdi: Sapık tiplemesi vardı bir, döner isterdi ama dönmeyeninden, yağmur yağsın isterdi ama ıslatmasın... Sanki onun gibi hissettim bir an kendimi tarif ederken:)))<BR/><BR/>Çocuk sahibi olmak üzerine tariflerini çok tuttum. Özellikle 'yaşamayanın da yokluğundan haberdar olmadığı' kısmını. Çok güzel gerçekten eline sağlık. Demişsin ya, buraya yazdım, kendime baskı olsun diye. Ben de yazdım bloğa çocuk sahibi olmaya karar verdim diye, kendime baskı olsun da kararımdan vazgeçmeyeyim diye. Ama ondan sonra kırk kere fikir değiştirdim:))<BR/><BR/>Neyse, canım sohbet etmek istiyor demekki, uzattım acaip. Balık yaptım fırında, şöyle bol domatesli, limonlu, soğanlı falan. Ben gidip onu yiyeyim:))<BR/>Tekrar sevgiler.Justin Bieberyhttps://www.blogger.com/profile/12612116185535737551noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-89792689013858733742007-10-09T03:43:00.000-07:002007-10-09T03:43:00.000-07:00evinkedisicim, sende beni simartma potansiyeli hat...evinkedisicim, <BR/>sende beni simartma potansiyeli hat safhada. bayiliyorum tabii. ehehe. <BR/>minciklama konusunu bi kocama danisiiim once. <BR/>fatma benden caliskan, evet. guzel yazmis ve de.. <BR/><BR/>_haylazcoban_kecilerin cobanihttps://www.blogger.com/profile/14729844274818650679noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-46572003356974619102007-10-08T11:34:00.000-07:002007-10-08T11:34:00.000-07:00Fatmaaaaa! Bak, konuları çalışkan öğrenci nasıl da...Fatmaaaaa! <BR/><BR/>Bak, konuları çalışkan öğrenci nasıl da özetliyor?! <BR/><BR/>Jinekoloğun ile ilgili olarak hem arkadaşımdı anektodunu uygulayan bir kişi daha hatırlıyorum ama onları nasıl biraraya getirebilirm hiç bilmiyorum. Mesela, eskiden tanıdığımız o İngiliz bayan ve kocası ile jinekolog ve ailesi akşam yemeğe falan çıkıyorlardı. Ya ne bileyim, çok gülerim ben. Diyorum ya bazı taraflar yontulamıyor be Fatma. <BR/><BR/>Ben aslında kendimin ne tip bir insan olduğunu bile anlayabilmiş değilim. Çok ciddi olduğum zamanlar vardır, deli öfke patlamaları yaşadığım, içimin çok ciddi olduğu anlar ama bir taraf da hala şamatacı, kuyruk takıp gülen cinsten " Kalaycı geldi hanııım" diye milleti makaraya alan türden. <BR/><BR/>Ama bildiğim tek bir şey var. Ciddi olunması gereken yere benim bu samimi tarafımı kullanıp da sululuk taşıyanı sevmem. Herşeyin bir yeri var diyenini alayım, gerisi kalsın :) <BR/><BR/>Yazdığın uzun yorum ve iyi dileklerin için çok teşekkür ediyorum. Dişçi durumları demek o kadar kötü? Doktorunu tanımak ve güvenmek de çok önemli. <BR/><BR/>Sen de benim gibi alışkanlıklar insanısın sanırım. Kolay kolay değiştirmeyen tür.evinkedisihttps://www.blogger.com/profile/05761021028213736622noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-67629903684461041872007-10-08T11:24:00.000-07:002007-10-08T11:24:00.000-07:00Balanne; Eyvallahhhh! Teşekkürler :) Çoban'ım mını...Balanne; Eyvallahhhh! Teşekkürler :) <BR/><BR/>Çoban'ım mını mınım benim yaaa! Valla bir insan tanınmadan bu kadar mı sevilir ve mıncıklanmak istenir anlayamıyorum ki?! Ama öyle ne yapayım?! <BR/><BR/>Sen bırak şimdi yamuk yumuk cümleyi falan da Deniz gibi de bir afet yetiştiriyoruz çaktırmadan, onu söyle :) Helallll! <BR/><BR/>Yüzme durumlarını evet ben de düşünüyorum, mantardan sonra (!)ay ne iğrencim di mi? kendime değil ama kızıma profesyonel ne kadar devam ederse o kadar. Bitirmek isterse de ona bağlı tabi :) <BR/><BR/>Ben de yüzmeyi severim de denizde yüzeyim tuzlu tuzlu bundan sonra. Öyle karar verdim :) <BR/><BR/>Yani, ben hiç hırsları olmayan yumuşacık bir anneyim, hele de adet dönemleri öncesi ailedeki herkese teker teker bu tatlılığımı tastik ettiriyorum. Hırrr!<BR/><BR/>Çoban'cım sen gel boşver konuları özetlemeyi falan, ben seni geçirecem bütün derslerden söz :)evinkedisihttps://www.blogger.com/profile/05761021028213736622noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-31894611485113883732007-10-08T11:16:00.000-07:002007-10-08T11:16:00.000-07:00I ıh, daha hamile değilim, buraya yazayım da korku...I ıh, daha hamile değilim, buraya yazayım da korkup ben vazgeçtim yapmayayım dedim :) <BR/><BR/>İnsan yetiştirmek zor zanaat olmakla beraber deli dolu, yeri geldiğinde ciddi, hayatın farkında olan ve bunu çocuğuna yansıtabilecek kadınlara doğurması, Türkiye ortamının kalitesini yükseltmesi rica olunur. <BR/><BR/>Gerçi, hepbirlikte bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete durumları baki olsa da varsa başımıza bir gelecek katlanırız di mi ama? :)<BR/><BR/>Mükemmeliyetçilik zaman zaman insanı kabız edecek kadar zorlar ama bu çocuklar var ya bu çocuklar insana neler neler öğretir şaşar kalırsın Elektra. Tabi, teslim olmak yok, o ayrı mesele :) Bir de acayip seviliyormuş yahu, valla bi yap da gör :) <BR/><BR/>Yazdıklarım çoban salatası tarifi verirmiş gibi bir izlenim yaratsa da hakikaten yaşanası bir duygu. Zor ama çok zor, her zorluğun arkasından gelen sevginin şiddeti nasıl olursa onu milyonla çarp, işte öyle bir şey. <BR/><BR/>Ama ilginçtir tabi yaşanmayınca da yokluğunun farkına varılmayan, hatta çocuklu görünce imdatınız denilerek kaçılan da bir durum benim için. <BR/><BR/>Biraz karışık bir anlatım oldu yahu!evinkedisihttps://www.blogger.com/profile/05761021028213736622noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-25539335122978897452007-10-08T09:24:00.000-07:002007-10-08T09:24:00.000-07:00Ne güzel anlatmışsın Ev Kedisi:)) Ruhundaki dingin...Ne güzel anlatmışsın Ev Kedisi:)) Ruhundaki dinginlik yazıya da öyle yansımışki... Sohbet eder gibi, ağır ağır yazmışsın sanki, okurken seni dinler gibi oldum. İçimden 'evet evet aynen, bak burada haklısın, ben de şöyle birşey yaşamıştım jinekologla' falan diye düşündüm habire. Ben aslında köylü bir ailenin köylü bir kızı olaraktan hep rahat oldum jinekologlarda ne hikmetse:)) Gerçi çoğul kullanmamak lazım, bir jinekoloğum oldu İstanbul'da sadece ve yıllarca hep ona gittim, bir nevi arkadaşımdı da kendisi ve de erkekti üstelik. Ben böyle doktor, dişçi, kuaför durumlarında çok mıymıyımdır. Kafama uyan birini buldum mu yapışırım, bırakmam bir daha. Hatta İngiltere'ye taşınınca bile e-maille kendisinden fikir sordum başlarda da beni tersledi kendisi 'orada doktor yok mu, güven biraz insanlara' diye:)) Ama dişçilere kesinlikle güvenmiyorum burada. Hele bizim kasabadakine... Türkiye'ye gittiğim ilk fırsatta dişçimin kapısını çalacağım. Çocuk meselesi, Türkiye'min koşulları konusunda da katılıyorum sana.<BR/>eeemmmm, başka ne konudan sözetmiştin? Hah, yüzme... Yüzmeyi birkaç yıl önce öğrendim ben. Hala da iyi yüzemiyorum. Cankurtaranların gözleri benim üzerimde oluyor havuza gidince, o kadar çırpınıyorum demekki suyun içinde:))<BR/>Böyle işte... Umarım herşey yolunda gider de isteğin gerçekleşir ve sağlıklı bir süreç yaşarsın. Jinekolog ve hastane ortamı çok iyi anlattığına göre. Türkiye'deki tecrübenden daha iyi bir doğum tecrübesi olacağı kesin.<BR/>Kendine iyi bak, dinginliğin daim olsun.<BR/>Sevgiyle,<BR/>Fatma.Justin Bieberyhttps://www.blogger.com/profile/12612116185535737551noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-18967169744469519062007-10-08T05:59:00.000-07:002007-10-08T05:59:00.000-07:00yani elektlaya bu kadar katilsam ancak o kadar olu...yani elektlaya bu kadar katilsam ancak o kadar olur. yamuk cumle ama anlamistirsiniz.. ama bu benim ahval ve seraitim tabii.. <BR/>chloe'nin de yuzmesine bayildim. benim en sevdigim ve 5 yasimdan beri yaptigim en iyi sey. en iyi yaptigim sey hatta. bazen yuzerken eger yuzemeseydim noolurdu diyorum daha da manyak olur muydum aceba. <BR/>bi dakka, tum konulari kapsamadigimin farkindayim, ama afedersin dagkizi, unuttum ben yaa digerlerini yine. ozet de almamistik.kecilerin cobanihttps://www.blogger.com/profile/14729844274818650679noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-80861976108616547912007-10-08T04:18:00.000-07:002007-10-08T04:18:00.000-07:00gebelik fizibilite çalışmalarına kolay gelsin..Bu ...gebelik fizibilite çalışmalarına kolay gelsin..<BR/>Bu arada işlerinin tıkırında gitmesine sevindim..Anonymousnoreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-3186416321426231272.post-90407932192044614892007-10-08T00:27:00.000-07:002007-10-08T00:27:00.000-07:00:) öncelikle gaf yapmayayım diye sorayım , hamile ...:) öncelikle gaf yapmayayım diye sorayım , hamile misin, niyetinde misin kedi? her iki durumda da iyi şanslar dilerim. ne istiyorsan o olsun.<BR/>ben bir cesaret edemedim ikinciye. tam da yazında bahsettiğin yurdumun koşulları nedeniyle. öyle zor ki bir çocuğu dünyaya getirmiş olmanın sorumluluklarını hakkıyla yerine getirmek bu memlekette. anca bir tanesine yetebiliyor kişi. ya da ben belki çok mükemmeliyetçiyim. neyse, sonuç, olmadı:) <BR/>iyi dileklerimle...elektrahttps://www.blogger.com/profile/07038891568906189756noreply@blogger.com